Geçtiğimiz günlerde bizim sitemizde köşe yazarlığı yapan 'Konsey Ajanı' Magazin Gazeteciler Derneği'ni yazdı.
MGD kendileri çaldılar kendileri oynadılar. Yıllardır MGD baskanlığını, çiftliği gibi yürüten Sinan Tosun ve ekibi magazin gazetecisi olarak yıllardır hizmet etmiş, beni davet etmiyor… Ben hiç alınganlık yapmadım, bazen unutmuş olabilirler diye düşündüm. Bu sene de davetiye gelmeyince yönetimde olan Akşam gazetesi magazin müdürü Barış Koçaoğlu ve Show tv magazin müdürü Reşat Balçıoğlu'nu arıdım. Neden diye sordum. Hiçbiri bana dönüş bile yapmadılar. Bu arkadaşlar daha gece muhabirliği yaparken çoğuna yardımcı olmuş biriyim ama nedense başkanlarından çekindikleri için dönme lütfunda bulunmadılar…
…. ….
6-7 sene önce Kemer Festivaline davetli olarak gittim Sevgili dostum Dursun Karadağ ve Burhan Akdağ ve Salih Keceçi ile birlikte… Bir akşam Belediye Başkanı bizi bir gece külübüne davet etti. Orturduk birlikte eğlenirken Belediyenin basın ilişkilerini yapan bir bayan geldi. Belediye Başkanı'na " Sayın başkanım MGD başkanı Sinan Tosun gelmiş burada size küstüğünü söylüyor."
Başkan'da " Kardeşim bana niye küsüyor, bana söz verdiğini yapmadı. Gazetecileri getireceğim diyerek benden 50 bin lira para aldı . Deyince ben ve oradaki arkadaşlar şaşırdık… Bende bu olayı haber yaptım doğal olarak… İşte o günden beri MGD’nin hiçbir organizasyonuna davet etmiyor beni Sinan Tosun… BIRAKIN BEYLER
MGD kimsenin Babasının malı değil… Oturduğu yerden para kazanıyor… İş yok, güç yok… Varsa yoksa rant kapısız dernek başkanlığı… Allah aşkına işi olamdan yıllarca nasıl geçinir bir insan? Sinan Tosun ilginç bir şekilde üye sayısını kat be kat arttırarak kendine oy vereceklerin, başkan seçtirecekleri garanti altına aldı… Ama eski yönetimden Erol Işık ve arkadaşlarının açtığı yolsuzluk ve usülsüzlük davası henüz bitmedi…
Neyse… Gelelim geçenlerde yapılan ödül törenine…
Öncelikle adından başlayalım; Altın Objektif, gazetecileri, basın mensuplarını çağrıştırıyor... Ama magazin gazetecilerinden kimlerin ödül aldığını, sadece yöneticiler ve alanlar dışında bilen, duyan, izleyen var mı? Yok... Çünkü, yıllardır sürekli eleştirilen, yolsuzlukla suçlanan bu yönetim, ödül gecesini, gazeteciler için değil, sanatçılar ve kendilerine destek veren firma ve kuruluşlar için yapıyor neredeyse...
Ekonominin en basit kuralı; az olan değerlidir sözü, MGD için önemli değil anlaşılan... Neredeyse yolun köşesindeki fırına bile ödül verecekler hazırladıkları kataloğa ilan versin diye... Elinizi vicdanınıza koyun bir ödül töreni saatler sürer mi? 70'lere 80'lere ulaşır mı sayısı... Ve ne acıdır ki, yukarıda da söz ettiğim gibi, ödül gecesinde bu işin yaratıcıları, yani ödüllü gazeteciler geri planda...
...Ve bir ilginç nokta daha...
Kuruluşu çeyrek asıra uzanan Magazin Gazetecileri Derneği'ne daha önce emek vermiş, kuruluşunda yer almış, yönetimde görev yapmış, başkanlık yapmış isimleri aradı gözler ödül gecesinde. Ama pek çoğu yoktu? Neden acaba? Ayrıca bugün, 75-80 yaşına gelmiş, çok eski magazinci ağabeylerimiz neden hatırlanmaz acaba Erdoğan Sevgin gibi...
"İşimize yaramayanla işimiz olmaz" felsefesi, vefanın giderek kaybolduğu basın dünyasında, MGD açısından çok daha acı ve düşündürücü... Başkan ve yöneticiler her halde ömür boyu bu koltuğa oturacaklarını düşünüyor. Eski yöneticilerinin kendilerini yolsuzlukla suçlayıp mahkeme kapılarına gittiğini de unutmuşa benziyorlar...
Ve sonuç...
Böyle gecelerin asıl amacı, gündeme gelmek, bir anlamda gövde gösterisi yaparak, gücünü ve etkinliğini göstermektir...
Ama ne yazık ki, kendi halindeki bir internet sitesinin gecesi bile MGD'nin gecesinden daha çok medyada yer aldı...Bir anlamda kendileri çaldı, kendileri oynadı...
Hesap kitap işine gelecek olursak...
Ona da bizim değil, onları aklı erer deyip, çıkalım işin içinden...